Küreselleşme, insanların doğa üzerindeki etkileri yerel
olmayı bırakıp, küresel hale geldiği zaman başlamıştır. Yani aslında, ne
yaparsam yapayım, tüm gezegenin doğasını etkiliyorum demektir – yerin
küreselleşmesi.
Ayrıca, tüm gezegeni sadece şimdi, şu an değil, gelecek
için de etkiliyorum. Yani, yaptığım etki, sadece kendi etki süresi kadar devam
etmiyor. Aksine, doğayı etkileyerek direkt olarak gelecek tüm nesilleri
etkiliyorum, sonsuza kadar – zamanın küreselleşmesi.
Tüm doğa üzerinde, sonsuza kadar olumsuz etkisi olacak hareketlerimiz, ikincil
ve üçüncül, vs. olumsuz sonuçların artmasına yol açar. Henüz bu sorunların
çoğunluğunu fark etmedik bile çünkü henüz bu sorunlar doğada kendini göstermedi
– hareketin küreselleşmesi.
Cansız, bitkisel ve hayvansal doğa üzerine yaptığımız
olumsuz etkiler, geri gelir ve bizi, insan doğasını olumsuz etkiler. Daha da
ötesi, bu etkiler sadece bizim fizyolojik ve psikolojik dönüşümlerimiz şeklinde olmaz. Her bireyin
kişisel bencilliği, küresel hale gelir. Bu bizim seçimimiz değildir. Ancak,
bencilliklerimizin hepsi birlikte, medya
tarafından da pompalanarak, küresel bir bencillik içinde toplanır. Sonuçta
küresel bencillik, tüm etkisiyle bize geri döner ve bizi mutasyona uğramış
bencil yaratıklar haline sokar – bencilliğin küreselleşmesi.
Küreselleşen bencillik, insani ve manevi değerlerin
küreselleşmesine dönüşmelidir. Çektiğimiz acılardan bizi kurtaracak olan da bu
dönüşümdür. Doğa bizi öyle ya da böyle, insanlığın her alanda pozitif
küreselleşmeye ulaşması için zorlayacaktır: politik (birleşmiş insanlığın
birleşmiş devleti – “Gelecek Nesil”), ahlaki ( herkes bir ailedeki gibi
eşittir), sosyal ( küresel bir eğitim dünyaya karşı aynı yaklaşımı sağlar) ve
manevi (küresel birleşme ile doğanın gücü fark edilir) – manevi küreselleşme.
Bugün, dünyaya yaklaşımımızın değişmesi henüz bir ütopya
gibidir. Ütopya, Yunancada, “alan yokluğu” demektir. Ancak, negatif küresel
olayların ve sonuçlarının birikimi, bir alan yaratmaktadır, negatif
olayların toplam alanı. Bu alan da bizi değişime zorlayacaktır ve ütopya gerçek
olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder