2 Nisan 2012 Pazartesi

Diyalog ve tartışma metotları ile eğitim


Öğrencilerin üniversitelere girebilmek için yüksek not alma mecburiyeti ve arzuları hususunu, yeni eğitim metodu ile nasıl birleştirebiliriz?
Hayatta başarılı olabilmek için bir insanın gerçek anlamda hür bir tavır içerisinde olabilmesi gerekir. Fen bilimleri, eğitim-öğretim ve kültürel konularda  bir kriz yaşıyoruz. Nitekim bizler insana doğru şekil veremiyoruz.
Günümüzde insanlar artık eskisi gibi yeterince keşifler yapamıyorlar, yeni şeyler ortaya çıkaramıyorlar. Bunun nedeni onlara dar yollar sunmamız ve kuralcı şekilde belirlenmiş sınırlar çerçevesinde onları hapsetmemiz. Aslında biz insanlar bu tarz ile kendi kendimizi işe yaramaz hale getirmişiz. Kişinin hangi meslek ile en çok para kazanacağı, hangi konularda eğitim alırsa toplum içerisinde kendisinin iyi bir yere yerleşebileceğini insana aşıladık. Bu ise toplumda insanın tek gayesi haline dönüştü. Fakat bu insanı pek mutlu etmez sadece zengin eder.
En başlıca problem, bizler çocuklarımızın kendi kendilerine doğal şekilde gelişebilmelerine izin vermiyoruz. Aslında çocukların hemen yeni bir şey keşfetmeleri veya yeni bir şey hayal edebilmeleri gerekmez. Ağırca yüklenilmiş bilgiler ile sınavlarını geçmek, iyi notlar alabilmek ve yüksek öğrenime ulaşabilmek için çocuk doldurulur. Böyle davranarak bizler çocuklarımızın yaratıcılığını ortadan kaldırıyoruz. Bu büyük bir problem haline gelip insanları kuklaya dönüştürür.
Bizler çocukların farklı, ayrı yığınlar halinde ve sıkı kurallar çerçevesinde, sınıflar, sınavlar, formüller ile..gibi eğitilmesi gerektiğini düşünürüz. Gerçek şu ki, doğamız böyle bir tarza dayanıklılık gösteremiyor. Bu hatalı eğitim sistemini geliştiremezsek, düzeltemezsek çocuklarımızın bunu kabul etmesi mümkün olamayacaktır. Nesilden nesle bu sisteme karşı bir nefret uyanıyor ve her geçen gün bizler düzeltilemiyoruz, kendimizi bulamıyoruz.
Coğrafya, Matematik, Tarih ve diğer konuları daha farklı öğrenmemiz, daha yaratıcı bir tarz oluşturabilmemiz gerek. Sonuçta dünyamızın yuvarlak olduğunu hep söyleyip duruyoruz. Sınıflarımız da ''yuvarlak'' olmalı ve her şeyi içine almalı, kapsamalı. Çocuklarımız tartışma, sorular ve cevaplar şeklinde kendilerini eğitebilmeli. Eğitmenin görevi konulardan konulara geçişte, ilerleyişte rehberlik, yardımcılık olmalı..
Eğitimde insanın gelişimini sağlayan konular: diyalog ve tartışmadır. Bu konu binlerce yıl önceden antik kültürlerden süregelen tecrübelerimiz sonucu ortaya çıkmış, önümüze yığılarak birikmiş bir hale dönüşmüştür...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder